Ojeleri hazır almışken süreyim dedim. Açık pembe, koyu pembe, sarı ve su yeşili renkleriyle tek bir parmağıma küçük çizgiler yaptım :) Eğer bu yaptığımı tüm parmaklarıma yapsaydım sanki çok abartı olurmuş gibi geldi. Sizin düşünceniz ne bilmem, ama bu renkler her türlü birbirine çok yakışıyor :)

Alışveriş- Takı

 Koton'dan 2.99 liraya aldığım çok sevimli gökkuşağı kolyem.

 Çarşıdan 1 liraya aldığım pembe yıldız küpelerim.

 Cecile'den aldığım yeşil ve pembe tonlarındaki 2 ojelerim. Çilek yapmaya birebir.

Pembe bir elbiseyi gayet güzel bir şekilde tamamlayacak küçük küpeler, ve onlarla aynı renkte ojelerle çok şık bir görünüm yakalanabilir. Ya da spor tarzda bir giyime hareket katmak için, kalın zincirli kolyeler çok sevimli olabilir. Bayanların vazgeçilmez bir parçası olarak düşündüğüm ojeler ise 2 renk kullanıldıklarında da, takıya gerek duymayan bayanların süsü olabilir.

Pazar Günlüğü- Dantel Sevgisi*

Bazen sosyete pazarı olarak bilinen, mahalle aralarında kurulan giyim pazarlarında çok güzel şeyler olabiliyor. Eğer tezgahları karıştırmaktan sıkılmayacak, yeni şeylere çok para vermek istemeyen insanlarsanız, mutlaka gidip pazarları alt üst etmelisiniz! Dün gittiğim pazarda inanılmaz derecede güzel ve ucuz şeyler buldum, üstelik çoğu bildiğimiz markalar. Bu yeleği paylaşmak istedim, tam olarak 10 tl'ye aldığım bu yelekle, içine renk renk askılı body giyerek spor bir tarz ya da bir gömlek üzerine giyerek klasik bir tarz yaratılabilir. Pazarlar mutlaka gezilip görülmeli yerler.

Ucuz alışveriş, yeni ayakkabılar.

Dün alışverişe çıktık, özellikle ayakkabı için, bir ayakkabı mağazasında tüm ürünler inanılmaz indirimdeydi. Ayakkabı ve çantalara aşığım, özellikle farklı renk ve modellerde. Topuklu modelin, sarı ve yeşil tonlarda olanı, diğer modelin ise kırmızı ve siyah renkleri vardı. Üstelik iki ayakkabıyı tam olarak 50 liraya aldım. Bir ayakkabı sever için, ucuz ayakkabı bulmak, cennet bulmuş kadar mutlu olmaktır!

Çoğul Yalnızlıklar

'İnsanlar yalnızlar' diyoruz, aslında farketmiyoruz, çoğul eklerine eklediğimiz yalnızlığı. Aslında farketmiyoruz, çokken hiç ettiğimiz kavramları.

Pencereden Görünen Dünya

   Dünya'nın dörtte üçü sularla değil, duygularla kaplı!
 
   Bir sürü ışık var bu şehirde. Bir sürü apartmanın, bir sürü dairesinde ışıklar yanıyor. Bir dairenin ışığında hüzün, bir diğerinde mutluluk hatta belki mutluluktan da fazlası var. Her ışık bir duygu yoğunluğu.
  
   Bir kadın çıkmış balkona, telaşlı bir şekilde çamaşır asıyor. Bir adam var diğer balkonda, dalmış sigarasının dumanına, düşünüyor. Her insan bir duygu yoğunluğu.

   Kocaman şehirler, yollar, arabalar, apartmanlar, insanlar... Her yerde insanlar var, kendimizden başka. Her yerde milyonlarca duygular. Her insan bir duygu demek, her insan bir hissediş, bir hayal dünyası.

  Bir otobüs düşünün, 20 oturan, 8 ayakta giden hayal. Hepsi birbirinden umutlu, hepsi birbirinden sabırlı bir sürü hayal, bir sürü duygu.

  Çıkın evinizin balkonuna, ya da bakın odanızın penceresinden. Uçan kuşun kanadında, esen rüzgarın kokusunda, karşı balkonda muhabbet eden insanların dudaklarında, her yerde bir telaş, bir çaba, bir umut var. Pencereden görünen dünya, insanların değil, duyguların dünyası.